Temiz etiket kavramı, gıda güvenliği konusunda günümüzün en önemli başlıklarından birini oluşturuyor. Temiz etiket ile tüketiciler yalnızca kendileri için değil, gezegen için de daha bilinçli kararlar alıyor. Bununla birlikte üçüncü nesil temiz etiket ürünlerin doğal içeriklerin yanında etik, sürdürülebilir ve iklim dostu iddialarla daha fazla tüketicinin dikkatini çekmesi bekleniyor.
Temiz etiket kavramı, gıda güvenliği konusunda günümüzün en önemli başlıklarından biri haline geldi. Tüketici trendleri, gıda üreticileri için sürekli fırsatlar yaratırken aynı zamanda üretimle ilgili zorluklar da doğuruyor. Günümüzde tüketiciler, giderek daha fazla tanınabilir ve doğal malzemelerden oluşan basit bir içerik listesine sahip ürünler talep ediyor. Bu da daha az veya hiç yapay katkı maddesi ya da sentetik kimyasal kullanılmaması anlamına geliyor ve böylelikle temiz etiket kavramı ortaya çıkıyor.
“Temiz Etiket Bireysel Sağlığa ve Çevresel Sorumluluğa Katkı Sağlıyor”
Temiz etiketin, bir ürünün içerik listesindeki malzemelerin doğal ve tanınabilir olması anlamına geldiğini söyleyen Tetra Pak Türkiye, İran, Kafkaslar ve Orta Asya Pazarlama Direktörü Gaye Atakan, “Temiz etiket; katkı maddeleri, koruyucular ve yapay kimyasallardan arındırılmış, doğal ve sağlıklı bir profil sunar. Tüketiciler sadece kendileri için değil, gezegen için de daha bilinçli kararlar alıyor. Temiz etiket hem bireysel sağlığa hem de çevresel sorumluluğa katkı sağlayan bir anlayıştır” dedi.
“Tüketiciler Gıdalarının Sağlıklı ve Güvenli Olmasını Bekliyor”
Atakan, üreticilerin temiz etiket trendini benimsemelerinin zorlukların yanı sıra fırsatlar da sunduğunu belirterek, “Tüketiciler, gıdalarının sağlıklı ve güvenli olmasını bekler. Tüketicilerin giderek daha fazla geleceği düşünen üretim yöntemleriyle ve daha az katkı maddesi kullanılarak üretilmiş yiyecekleri önceliklendirdiklerini gözlemliyoruz. Üreticiler için ise temiz etiket trendi, tariflerinde değişiklik yapmayı, bazen yeni yatırımlar gerektiren üretim süreçlerini gözden geçirmeyi ifade ediyor” diye konuştu.
“Daha Temiz Bir Üretim Süreci Potansiyel Atıkları Azaltıyor”
Öte yandan bu yatırımların, üreticiler için potansiyel pazar payı artışları, daha yüksek gelir ve daha iyi kâr marjları getirebileceğini sözlerine ekleyen Atakan, şunları söyledi: “Daha temiz bir üretim süreci, potansiyel atıkları azaltarak hem çevresel hem de ekonomik faydalar sağlar. Temiz etiketli gıda ürünleri üretmek, tüketicilerin doğal, katkı maddesi içermeyen ürünlere yönelik taleplerini; güvenlikten, lezzetten veya raf ömründen ödün vermeden karşılamak için dikkatli planlama ve uygulama gerektirir.”
“Şeffaflık ve Sürdürülebilirliğe Yönelik Tüketici Tercihleri Karşılanabilir”
Gıda üreticilerinin hedef pazarlarını tanımlayarak, temiz etiket beklentilerini anlayarak ve gerekli tarif veya süreç değişikliklerini değerlendirerek adım atabileceklerini dile getiren Atakan, “Yüksek hijyen standartları sağlamak ve uygun ısı eşanjörlerini kullanmak, koruyucu maddeler olmadan mikrobiyal riskleri en aza indirir. Son olarak doldurma, depolama ve dağıtım süreçlerini temiz etiket standartlarıyla uyumlu hale getirmek, katkı maddelerini azaltabilir, aynı zamanda ürün stabilitesini sağlayabilir, şeffaflık ve sürdürülebilirliğe yönelik tüketici tercihlerini karşılayabilir” dedi. Atakan ayrıca daha temiz bir üretim sürecinin potansiyel ürün atıklarının azalmasıyla verimliliği de artıracağını sözlerine ekledi.
“Etikette Yer Alan Etik ve İklim Dostu İddialara Dikkat Edilmeli”
Bilinçli bir tüketim alışkanlığının temiz etiket çabasını destekleyeceğine vurgu yapan Atakan, “Tüketicilerin temiz etiket yönünde bir tercihleri varsa aldıkları ürünün etiketini çok iyi incelemelidir. Az sayıda ve tanınabilir içeriklere sahip, organik, GDO içermeyen veya doğal içerikli olarak işaretlenmiş ürünleri tercih edebilirler. Ayrıca etikette yer alan etik ve iklim dostu iddialara da dikkat edilmelidir” dedi.
Atakan, bununla birlikte temiz etiket kavramının gelecekte sadece içerik listesiyle sınırlı kalmayacağını, aynı zamanda üretim, paketleme ve tedarik zinciri gibi alanlarda da şeffaflığın önem kazanacağını belirterek, “Üçüncü nesil temiz etiket ürünler, doğal içeriklerin yanında, etik, sürdürülebilir ve iklim dostu iddialarla daha fazla tüketici dikkatini çekecektir” diye konuştu.