#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
Kahramanmaraş

Kahramanmaraş’ta her 10 Aileden Üçü Evsiz Kaldı

TMMOB Mimarlar Odası Kahramanmaraş Şubesi raporuna göre, depremlerin felakete dönüşmesinin sebebi yanlış kentleşme.

TMMOB Mimarlar Odası Kahramanmaraş Şubesi, 6 Şubat’ta meydana gelen depremin ardından yaptıkları incelemelerin sonuçlarını kapsayan bir rapor hazırladı.

Rapor, 6 Şubat 2023 saat 04.17’de meydana gelen 7,7 büyüklüğündeki merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi olan ve aynı gün saat 13.24’te 7,6 büyüklüğündeki Elbistan merkezli iki deprem sonrasında, kentin tanınmayacak hale geldiğini aktardı.

Rapora göre, Kahramanmaraş’ta 1956’sı merkezde, 1500’ü Elbistan’da, 1448’i Pazarcık’ta, 732’si Türkoğlu’nda, 43’ü Afşin’de olmak üzere toplam 6799 yıkılan ve acil yıkılması gereken bina bulunuyor. Bu büyük felaket sonucunda Kahramanmaraş’ta her 10 aileden üçü evsiz kaldı.

26 Ocak 2020 tarihinde Kahramanmaraş İnşaat ve Jeoloji Mühendisleri Odaları İl Temsilcilikleri ile birlikte düzenlediği deprem çalıştayında Kahramanmaraş zemin taşıma gücü ve sıvılaşma haritasından hareketle oluşturulan rapor bugün yaşadığımız felaketi tarif etmişti:

“Özellikle Kahramanmaraş kent merkezindeki yapı stokunun depreme hazırlıklı olmadığını, acilen İl Afet ve Acil Durum Koordinasyon Kurulu’nun deprem ile ilgili alt komisyon oluşturulması ve STK’larla birlikte daha etkin hale getirilmesi gerektiğini, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesinde Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Başkanlığının oluşturulması ve aktif olarak çalışmalar yapması gerektiğini bu rapor ile yerel belediyelere ilettik. Maalesef 6 Şubat 2023 tarihine kadar deprem Kahramanmaraş’ın önceliği olamadı.”

“Şehrin Önceliklerine Uygun Davranılmadı”

Raporda, birinci derece deprem bölgesi olan Kahramanmaraş’ın 1/1000 imar planı oluşturulurken bugün tartışılan zemin değerleri ve fay hattının geçtiği alanların ilgili idareler tarafından bilindiğine vurgu yapıldı.

Özellikle Kahramanmaraş merkez, Trabzon caddesi, Doğukent, Boğaziçi ve Üniversite bölgesinde 16 kat imar verilen bölgelerde karşılaşılan yıkımın sorumlusunun bu imar planlarının oluşturucuları olduğuna dikkat çeken mimarlar, birkaç yıl önce dört kat izni verilen alanlara bilimsel gerekçelere dayanmaksızın on dört katlı imar izinleri verilmesinin onaylandığını, ancak fay hatları üzerine yeni binalar yapılmaması için uygun imar alanlarının üretilmesinin şehrin önceliği olmadığını vurguladı:

“Yaşadığımız bu büyük afetin felakete dönüşmesinin sebebi yanlış kentleşmedir. Ülkemizin acı deprem tecrübelerinin hepsinde olduğu gibi bu depremde de çok fazla kaybımız var. Elbette eşi benzeri görülmemiş bir felaket yaşadık. Ancak yine deprem değil bina öldürdü. Bilimin ışığında inşa edilmiş bir kent böylesine yok olabilir miydi? Bu yaşanılanlardan artık çok büyük dersler çıkarmamız gerekiyor. Kayıplarımızın sebebi kader değil ihmaldir.

Maraş genelinde toplam 580 bin bağımsız bölümün 486 bin 776 sının hasar tespit çalışmalarının tamamlandı ve 81 bin 695’i konut, 17 bin 634’i ticari birim olmak üzere 99 bin 329 bağımsız bölümün kullanılamaz hale geldi. Bu sayıya 115 bin 846 orta hasarlı bağımsız bölümler eklendiği takdirde Kahramanmaraş yapı stoğunun yaklaşık yüzde 23’ü kullanılamaz hale geldi.”

Kahramanmaraş’ın sanayi alanlarının %80’i bugün ağır hasarlı durumda. Oda, ancak bu yapıların büyük bir çoğunluğu prefabrik yapılar olduğu için lokal iyileştirmelerle kullanılır duruma gelebileceğine dikkati çekti:

“Sanayi yapıları için hızlı bir şekilde aksiyon alınmalıdır. Öncelikli olarak mevcut nüfusun istihdam edilmesi ve sanayi alanlarının bir an önce aktif hale gelmesi şehrimiz için hayati önem arz etmektedir.”

Rapora göre, Kahramanmaraş kent merkezinde ofislerin ve iş yerlerinin olduğu alanın %89’ı da yıkıma uğradı.

“Bilim Kurulu ile İlerlenmeli”

Raporun kapanışında şu ifadelere yer verildi:

“Yaşamış olduğumuz felaket tek bir gün, tek bir an değildi. Yıllar boyunca kentimiz bu felaketin izleri ile yaşamak zorunda. Bizler başımıza gelen bu felaketten ders almak zorundayız. Şehrin mimarları, mühendisleri, plancıları olarak memleketimizin 300 yıl sonrasını düşünerek ve doğru kararlar vererek bu şehri yeniden hızlı bir şekilde ayağa kaldırmakla yükümlüyüz. Kent sıfırdan, tek seferde kurulamaz. Kent gibi çok katmanlı yaşayan bir organizma tasarlanırken kolektif çalışmaya ve ortak akla başvurulmak zorundadır. Bu yaşayan organizmanın iyi planlanmış, sağlıklı işleyen birimler olması gerekir. Yalnızca depreme dayanıklı barınma alanları oluşturmak, yeniden bir kent inşa etmek için yeterli değildir. Merkezden kopuk uydu kentler oluşturulması uzun vadede çok daha büyük problemler ile karşılaşmamıza sebep olacaktır.

Ayrıca kentimizin yeniden planlanması sırasında 6 Şubat 2023 Büyük Maraş depreminin izlerinin gelecek nesillere aktarılması gerektiğini düşünüyoruz. Yeni İmar planında Kahramanmaraş’a bu büyük felaketi unutturmayacak, kaybettiğimiz tüm vatandaşlarımız anısına oluşturulmuş bir anıt alanı yapılmasını talep ediyoruz.

Şehrimizin yeniden planlanmasında kentsel tasarım ve şehircilik konusunda başarılı akademisyenlerinden oluşan bir bilim kurulu kurulmasını talep etmekteyiz. Kahramanmaraş için, zemine uyumlu kentlerin oluşturulmasının, şehrin ekonomisinin güçlendirilmesinin, tarihi dokunun korunmasının, kentsel hafızanın devamlılığının, tarımsal üretimin hız kesmeden devam edebilmesinin ve kent kültürünün sürekliliğinin öncelendiği bir imar planı oluşturulması gerekmektedir. Alanında uzman kişilerin bir arada olduğu nitelikli bir bilim kurulunun şehrimizin 300 yıl sonrasını sağlıklı şehircilik ilkeleri doğrultusunda inşa etmesi gerekmektedir. İşinin ehli insanlara TMMOB’a bağlı oda temsilcilerinin oluşturduğu Kahramanmaraş İl Koordinasyon Kurulu olarak her türlü desteğe hazırız.”

EkoIQ Editör