Her yıl küresel olarak 10 milyon hektar alan ormansızlaşıyor, 70 milyon hektar orman alanı ise yangınlardan etkileniyor. İklim değişikliği için çok önemli bir etken olan ormansızlaşmanın önüne geçmek ise ormanları gözlemleyerek sağlıklı veriler toplamaktan geçiyor. Bu yıl 21 Mart Dünya Orman Günü’nün teması da bu kapsamda “Ormanlar ve İnovasyon: Daha İyi Bir Dünya için Yeni Çözümler” olarak belirlendi.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 2012 yılında, 21 Mart gününü “Dünya Orman Günü” olarak kabul etti. Orman türlerinin öneminin vurgulandığı günde, toplumsal farkındalığı artırmak adına tüm ülkeler, uluslararası çabaya katkı sunmaya davet ediliyor. Davetle ağaç dikme kampanyaları gibi ormanlar ve ağaçlarla ilgili etkinlikleri içeren yerel, ulusal ve uluslararası çabaların önemi vurgulanıyor. Dünya Orman Günü’nün her yıl değişen temaları, Ormanlar Üzerine İşbirliği Ortaklığı (CPF) tarafından belirleniyor.
Ormanlar ve İnovasyon
Yenilik ve teknoloji, orman izlemede devrim yaratarak ülkelerin ormanlarını daha etkili bir şekilde izlemelerine ve raporlamalarına olanak sağladı. İnovasyon, ormanların uzun süredir saklanan sırlarını ortaya çıkarmakla birlikte ağaçlardan daha önce deneyimlenmemiş şekilde faydalanılmasına olanak yaratıyor. Ormanlardan ve ağaçlardan elde edilen malzemeler, plastiklerin, inşaat malzemelerinin, kumaşların, ilaçların ve diğer birçok günlük eşyanın yerine sürdürülebilir alternatifler olarak geliştiriliyor. Aynı zamanda hızla gelişen drone ve uydu teknolojisi, ormanları gözlemlemekte ve yönetmekte, yangınların tespitinde ve yangınlarla mücadelede ekosistemleri korumaya yardımcı oluyor.
Şeffaf ve yenilikçi orman izleme yöntemleriyle BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi‘ne ormanların toplamda 13,7 milyar ton karbondioksit emisyon azaltımını veya iyileştirmesini yaptığı bildirildi. Bu çerçevede 2024 Dünya Orman Günü’nün teması “Ormanlar ve İnovasyon: Daha İyi Bir Dünya için Yeni Çözümler” olarak belirlendi.
Ormanlar üzerindeki tahribatı azaltmak, restore etmek ve sürdürülebilir bir yönetimi sağlamak 2030 küresel amaçlarına ulaşmakta oldukça kritik bir rol üstleniyor. Ormansızlaşmaya karşı mücadelede yeni teknolojik gelişmelerin yeri de giderek belirginleşiyor. 1990’dan bu yana, 420 milyon hektarın üzerinde orman kaybı yaşandı. Bununla birlikte ormansızlaşma nedeniyle yılda 10 milyon hektarın kaybedildiği ve yangınlardan yaklaşık 70 milyon hektarın etkilendiği göz önüne alındığında, teknolojik yeniliklere duyulan ihtiyaç daha da öne çıkıyor. Erken uyarı sistemleri, sürdürülebilir emtia üretimi, yerli halkların yaşadıkları arazilerin haritalanması ve iklim finansmanına erişim yoluyla güçlendirilmesinde teknolojinin kullanımı son derece önemli. Tüm bunlara ek olarak ağaçlandırma faaliyetleri, iklim değişikliğinin etkilerini hafifletmeye katkıda bulunuyor. Ağaçlandırma faaliyetlerinin güçlenmesi gıda güvenliğini artırırken sürdürülebilir ahşap ürünlerin kullanım kapasitesini de genişletiyor.
Ormanlar için İnovatif İzleme Sürecini Hızlandırma
Ormanların izlenmesi ve verilerin toplanmasında çıkan büyük aksaklıklar ve eksiklikler nedeniyle BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı, AIM4Forests adlı beş yıllık bir programı hayata geçirdi. Program ile modern izleme teknolojileri ve teknik yeniliklere dayalı orman izleme çalışmalarının desteklenmesi hedefleniyor.
AIM4Forests’in ana hedefleri arasında şunlar bulunuyor:
- Devlet kurumlarına uygun olan Ulusal Orman İzleme Sistemleri’ni devreye alabilmek için teknik ve kurumsal boşlukların değerlendirilmesi,
- Ölçüm, raporlama ve doğrulama faaliyetlerinde metodolojik zorlukları aşmak amacıyla yüksek bütünlüklü veri setlerinin birbiriyle uyumlanmasının, güncellenmesinin ve yayılmasının hızlandırılması,
- Yerli halkların ve yerel toplulukların orman izleme sürecine katılımının yükseltilmesi.