Elektromanyetik kirlilik bilimsel literatürde çevre kirliliği olarak kabul ediliyor. İletişim araçları ve evlerde kullanılan cihazların büyük bölümü elektrikle çalışıyor ve çalışan tüm cihazlar çevreye elektromanyetik radyasyon adı verilen ışık türü yayıyor. Uzmanlar elektromanyetik radyasyona aşırı derecede maruz kalan kişilerin sağlık sorunları yaşayabileceğine dikkat çekiyor.
Üsküdar Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Çerezci, elektromanyetik kirliliğin etkileriyle ilgili konuştu. AA’nın haberine göre, bu kirlilik türünün bilimsel literatürde çevre kirliliği olarak kabul edildiğini söyleyen Çerezci, iletişim araçları ve evlerde kullanılan birçok cihazın elektrikle çalıştığını, teknoloji ilerledikçe enerji kullanımının arttığını ve çalışan tüm cihazların çevreye elektromanyetik radyasyon adı verilen ışık türü yaydığını anlattı.
Elektromanyetik Kirlilik Bal Arılarının Üretkenliklerini Azaltıyor
Dünya Sağlık Örgütü’nün 2001’de elektromanyetik kirliliği kanserojen olarak duyurduğunu vurgulayan Çerezci, elektromanyetik radyasyona aşırı derecede maruz kalan kişilerin yaşayabileceği sağlık sorunları hakkında, “Özellikle beyin rahatsızlıkları, sinir ve huzursuzluk gibi birtakım etkiler yaptığı artık çok açık bir şekilde görülüyor” uyarısında bulundu.
Yalnızca insanların değil, hayvanların da elektromanyetik kirlilikten etkilendiğine dair araştırmalar bulunduğunu dile getiren Çerezci, yapılan bir araştırmada elektromanyetik kirliliğe maruz kalan bal arılarının üretkenliklerinde azalma tespit edildiğini ifade etti.
Metropollerdeki Kirlilik Daha Fazla
Çerezci, özellikle metropollerdeki elektromanyetik kirlilik seviyesinin diğer şehirlere göre fazla olduğunu, İstanbul’daki elektromanyetik kirliliğin 3,5 ile 4,2 V/m (Volt bölü metre) arasında değişkenlik gösterdiğini ve bu seviyenin artış eğiliminde olduğu uyarısını yaptı. Ataşehir, Maltepe ve Kadıköy belediyeleriyle birlikte evlerde elektromanyetik kirlilik ölçüm çalışmaları yaptıklarını anlatan Çerezci, Kadıköy’de ölçülen elektromanyetik radyasyon seviyesinin 3,14, Ataşehir’de 3,42 ve Maltepe’de 3,71 V/m olduğunu aktardı.
Çerezci, “Sınır, ülkemizde sürekli değiştiriliyor. Baz istasyonları kısmı, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından yönetiliyor, ülkemizde olabildiğince limitlerin azaltılmasına çalışılıyor. Birkaç tane kademeli sınır var. İlk sınır; 9,15 volt/metre. Bizim biraz önce bahsettiğimiz 3-4 değerleri bu sınırın altında” diye konuştu.
Çerezci, elektromanyetik kirlilikten korunmak için bireysel olarak yapılabilecekleri sıraladı:
- Elektrikli cihazlar çalışmadıkları sürede mutlaka kapalı tutulmalı.
- Binalar inşa edilirken göz önünde bulundurulan ısı, yalıtım gibi faktörlerin yanına elektromanyetik radyasyon faktörü de katılmalı.
- Elektromanyetik kirlilik bir yerleşim parametresi olarak dikkate alınmalı.
- Evlerde oda tanzimine, odadaki ortamın, eşyaların yerleştirilme biçimlerine dikkat edilmeli. Mikrodalga çalışıyorsa önünde belli bir mesafede durulmalı, çalışma anında önünde beklememeli.
- Özellikle uyku sürecinde cep telefonları kapalı tutulmalı ya da cep telefonun başucundan uzak bir mesafede durmalı.