#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey
sıcaklık

Yeni Rapor: Havada 32 Derecenin Üzerindeki Sıcaklık Yarım Günlük Grev Etkisi Yapıyor

Ekonomistler, küresel ısınmanın giderek küresel kaynamaya dönüştüğünü vurgularken, 32 derecenin üzerinde aşırı sıcak bir günün yarım günlük grev etkisi yarattığını ortaya koydu. 

Allianz Trade’in yayımladığı Küresel Isınma Raporu, küresel ısınmanın ekonomiye maliyetini ölçmeye çalıştı. Allianz Trade’in ekonomistlerine göre, havanın 32 derece üzerinde bir sıcaklığa çıkması ekonomiyi yarım günlük grev yapılmışçasına etkiliyor. Küresel olarak sıcaklık artışlarının dünya ölçeğinde toplam potansiyel çalışma saatini %2,2 oranında azaltacağı öngörülüyor.

Geçtiğimiz birkaç ay içinde dünya genelinde rekor düzeyde yüksek sıcaklıklar yaşandığı vurgulanan raporda, Copernicus İklim Değişikliği Servisi/ECMWF’ye göre, bu yılki Haziran ayının kayıtlara geçen en sıcak Haziran ayı olduğu belirtiliyor.  Sıcaklığın iş gücünde yarattığı verimlilik kaybına vurgu yapılan rapora göre, ekonomik anlamda küresel ısınmadan düşük gelirli ülkeler çok daha fazla etkileniyor.

İklim Değişikliği Hem İnsanları Hem de Ekonomileri Derinden Etkiliyor

Raporda iklim değişikliğinin aşırı sıcak havaları ve aşırı sıcakların da doğal afetleri tetiklediğine, bunun sadece insanların yaşamlarını değil, ekonomileri de derinden etkilediğine yer veriliyor. Doğal afetler, gelişmiş ülkelerde yüksek mal kayıpları ve gelişmekte olan ülkelerde hem mal hem de can kayıplarıyla ciddi boyutlarda olumsuz sonuçlar doğuruyor.

Doğal afetlerle gelişmiş ekonomiler daha dirençli bir şekilde mücadele ediyor ve kaybedilen üretimi başka bir yerde üretim artışıyla telafi edebiliyor. Bu ülkelerde çoğunlukla borçla finanse edilen yardım önlemlerinin de büyümeye olumlu etkisi GSYH ölçümünde ortaya çıkıyor.

Öte yandan rapora göre küresel ısınma, uluslararası afet ve kalkınma yardımları, nakit transferlerinde kısa vadeli olumlu bir artışa yol açsa bile genellikle düşük gelirli ülkeleri daha şiddetli etkiliyor.

Aşırı Sıcaklar Çalışan Verimliliğini Düşürüyor

Rapora göre, sıcaktan etkilenen çalışanlar nedeniyle çalışma saatleri azalıyor, iş yavaşlaması yaşanıyor ve hatalar artıyor. Aşırı sıcaklıkların iş gücü verimliliğini azalttığının belgelendiğine yer verilen raporda, olumsuz etkilerin genellikle; konut kalitesi, iklimlendirme şartları düşük yoksul ülkelerde daha belirgin olduğu belirtiliyor. Bu noktada uyumlanmanın kritik öneme sahip olduğu vurgulanan raporda, işçiler ve şirketlerin sıcak bir gün veya hafta boyunca kaybettiği üretkenliği aynı yıl içinde daha serin bir dönemde telafi etmeye çalışması gerektiği öneriliyor. Çalışma koşullarında toplumsal kararların etkili olduğu; bunun da sıcaklıklardan kaynaklanan verimlilik kayıplarının azaltılabileceğine işaret ediliyor.

İklimsel Değişimler Karşısında Adaptasyon Önemli

Öte yandan rapora göre, tüm bu etkenlere karşın sıcak hava dalgalarına hem fiziksel hem de ekonomik olarak hazırlanmak mümkün. Diğer birçok doğal afetin aksine ısı dalgaları öngörülebiliyor ve adaptasyon çok önemli. Kısa vadede, uyarı ve önlem tedbirleri alınabilir ancak bu önlemler, şehirleri iklim değişikliğine hazırlayacak ve iş yerlerini artan sıcaklıklara karşı verimli bir şekilde uyarlayacak daha uzun vadeli yapısal değişikliklerle tamamlanmalı.

Küresel ekonominin üçlüsü olan; küreselleşmeden kurtulma, dijitalleşme ve karbonsuzlaştırma ile birlikte yeşil dönüşümün gelişmekte olan ekonomiler için yeni fırsatlar sunması da adaptasyona yönelik teşvik niteliğine sahip. Allianz Trade’in hazırladığı diğer bir rapora göre ise tüm bu sıralananlara ek olarak ClimateTech endüstrisinin üç kat büyüyerek 2030 yılına kadar 600 milyar euroluk bir pazar büyüklüğüne ulaşması bekleniyor. Rapora göre diğer yandan risk sermayesi ve özel sermaye tarafından ClimateTech start-up’larına yapılan yatırımlar son birkaç yılda hızla arttı. Dünya ölçeğinde ise 2022 yılında neredeyse 100 milyar dolara ulaştı ve Avrupa bunun yaklaşık %30’unu oluşturuyor. Endüstrideki bu yatırım dalgasının artması iklimsel değişimler karşısında adaptasyonun ne kadar kritik bir öneme sahip olduğuna yönelik kapsamlı bir yaklaşım sunuyor.

EkoIQ Editör