Türkiye’nin ihracatından %40’ı aşkın pay alan ve ilk sırada konumlanan Avrupa, Yeşil Mutabakat hedefleri kapsamında lojistik sektöründe de yeni politikaları hayata geçirmeyi planlıyor. 2030’a kadar otomobil kaynaklı emisyonları %55, minibüs ve ticari araç kaynaklı emisyonları %50 azaltmayı planlayan Avrupa, kara yolundan deniz taşımacılığına, lojistiğin ve tedarik zincirinin her alanına dokunan düzenlemeler için harekete geçti. Bu durumdan Türkiye lojistik sektörü de etkilenecek.
Avrupa Birliği, 2019’un sonunda açıkladığı Avrupa Yeşil Mutabakatı ile önümüzdeki 10 ve 20 yıl için sürdürülebilirlik konusunda iddialı hedefler koydu. Sanayi, finansman, enerji, tarım gibi pek çok alanı kapsayan ve iklim değişikliği ekseninde bir büyüme stratejisi öngören Yeşil Mutabakat’la Avrupa Birliği, 2050 yılında ilk iklim-nötr kıta olmak için 2021 itibarıyla yeni düzenlemeler yapmaya başladı. 2030’a kadar otomobil kaynaklı emisyonları %55, minibüs ve ticari araç kaynaklı emisyonları %50 azaltmayı planlayan Avrupa, kara yolundan deniz taşımacılığına, lojistiğin ve tedarik zincirinin her alanına dokunan düzenlemeler için harekete geçti.
Enco Lojistik ve Ticaret A.Ş CTO’su Özgür Gür, “PwC tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Avrupa’daki şirketlerin %66’sı, yani üç şirketten ikisi, önümüzdeki yıllarda daha sürdürülebilir bir işletme olmak için yatırım planları yapmaya başladı. Regülasyonlarda yapılacak değişikliklerden Türk ihracatçılar ve lojistik sektörü de etkilenecek” dedi.
“Avrupa, Türkiye’nin İhracatından %40,6 Pay Alıyor”
Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu’nun üzerinde anlaşmaya vardığı son düzenlemelerden biri de FuelEU Maritime adı verilen yasa oldu. Deniz taşımacılığında kullanılan yakıtların seragazı yoğunluğunun 2025’te %2 oranında, 2050’de ise %80’e kadar düşürülmesini sağlayan AB düzenlemesi, deniz taşımacılığında temiz yakıt ve enerji kullanımını teşvik ederek birliğin 2050 yol haritasının lojistik sektörünü etkileyen önemli adımlarından biri olarak öne çıktı.
Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Avrupa’nın Türkiye’nin ihracatından %40,6 pay aldığını hatırlatan Özgür Gür, “Avrupa, ülkemizin yanı başındaki en güçlü pazarlardan biri. Kıta için kara yolu taşımacılığı en çok kullanılan taşımacılıkyöntemlerinden biri olsa da her ulaşım modunda standartları karşılamak, başta yakıt olmak üzere tedarik zincirinin her adımındaki emisyonları sınırlamak bu pazarın potansiyelinden tam anlamıyla yararlanabilmek açısından önemli” şeklinde konuştu.