#ekoIQ | Sürdürülebilirlik Hakkında Her Şey

2021 Gelecek Riskleri Raporu: En Büyük Risk İklim Değişikliği

2021 Gelecek Riskleri Raporu’nda geçtiğimiz sene “salgın ve bulaşıcı hastalıklar” sebebiyle ikinci sıraya gerileyen “iklim değişikliği” bu sene yeniden ilk sıraya yükseldi.

Sigorta şirketi AXA, her yıl insanlığı ve gezegeni bekleyen riskleri ortaya koyduğu Gelecek Riskleri Raporu’nu güncelledi. Dünyanın dört bir yanından risk uzmanları ile kamuoyunun görüşlerinin dikkate alındığı rapora göre, geçtiğimiz yıl pandemiyle birlikte “salgın ve bulaşıcı hastalıklar”ın gölgesinde ikinci sıraya gerileyen “iklim değişikliği”, bu sene tüm dünyayı etkisi altına alan sıcak hava dalgaları, orman yangınları, sel ve don gibi iklim kaynaklı doğal afetlerin de etkisiyle yeniden ilk sıraya yükseldi.

Geçtiğimiz yıl üçüncü sırada bulunan “siber güvenlik riskleri” ise pandeminin ivme kazandırdığı dijitalleşmenin bir sonucu olarak 2021 raporunda ikinci sıraya yükseldi. Gelecek Riskleri Raporu’nda dünyanın karşı karşıya olduğu diğer riskler ise sırasıyla salgın ve bulaşıcı hastalıklar, jeopolitik istikrarsızlık, sosyal huzursuzluklar ve yerel çatışmalar, doğal kaynaklar ile biyolojik çeşitliliğe yönelik riskler, yeni güvenlik riskleri, finansal istikrara dair riskler, makro ekonomik riskler ve yapay zekâ ve büyük veriye dair riskler oldu.

Gelecek Riskleri Raporu’ndan öne çıkan bazı değerlendirmeler ise şöyle:

  • Çevresel riskleri en çok önemseyen grup gençler. 25 yaş ve altındaki katılımcılar, çevresel riski yalnızca iklim krizi olarak değil; aynı zamanda biyolojik çeşitlilik ve kirlilik de dahil olmak üzere farklı olguların da yer aldığı daha kapsamlı bir risk olarak değerlendiriyor.
  • Riskler dünyanın her yerinde aynı deneyimlenmiyor; risk algısı coğrafyaya göre farklılaşıyor. Anket risk algısında bölgesel farklılıkları ortaya çıkartıyor. İklim değişikliği Avrupa’da en yüksek risk olarak görülürken; pandeminin belirli bölgelerde hala kontrol altına alınamadığı ve aşılama oranlarının düşük olduğu Asya Pasifik, Orta Doğu ve Afrika’da “salgın ve bulaşıcı hastalıklar” bir numaralı risk olarak görülmeye devam ediyor. Geçtiğimiz sene büyük siber güvenlik ve fidye saldırılarının gerçekleştiği Kuzey Amerika ve Güney Amerika’da ise listenin başına “siber güvenlik riskleri” yerleşiyor.
  • İnsanlar sağlıkları konusunda endişeli. Ancak bu endişeler arasında pandemi haricinde ağırlıklı öne çıkan farklı başlıklar da var. İnsanların büyük bir çoğunluğu “kronik hastalıklar” ve “zararlı maddelere uzun vadede maruz kalınması”nı salgın ve bulaşıcı hastalıkların ardından önemli gelen riskler olarak görüyor.
  • İnsanlar gelecekteki risklere karşı savunmasız hissediyor. Beş yıl öncesine göre gelecekteki risklere karşı az çok savunmasız olduklarına inanan insanların oranı geçtiğimiz yıla göre %7 artış göstererek %80’e yükseldi. Savunmasız hissetme sebepleri %74 kirlilik, %72 salgın ve bulaşıcı hastalıklar ve %72 teknolojinin kullanımına dair etik riskler olarak sıralanıyor.

EkoIQ Editör